Uyuma Güçlükleri
Bebeklerin doğumundan sonraki birkaç ayda ve özellikle ilk yılda fiziksel olarak herhangi bir ihtiyacı yoksa acı ya da huzursuzluk hissetmediğinde rahatça uyuyacağı varsayılır. Her ne kadar başlangıç böyle olsa da bebekler bir süre sonra uykuya savaş açar. Gün içinde yorgunluğu olsa bile yatağına karşıtlık geliştirir. Süresi belli olmadan uyurken birinin kendine eşlik etmesini bekler.
Hayatı yeni tanıyan bir bebek için uykunun zamanını ayırmak mümkün değildir. Gece ve gündüz kavramı yoktur. İlk öğrenmesi gereken gerçek gece ve gündüz kavramıdır. Bu temel gerçekle doğduğu dünyanın gerçekleriyle karşılaşacaktır. Kendi iç dünyasıyla dış dünyayı ayıran bebek uyku için ön koşulun gece olduğunu kavrayacaktır. Bunu öğrenemeyen bebekler sosyal hayatın aktığı gündüzleri kaçıracağından kendisiyle dış dünya arasında bir bağ kuramayacak ve beraberinde stresi deneyimleyecektir. Gelişim dönemine bağlı yaşanacak olan bu stresin iyi tanınması yaşamın geri kalanında yaşanacak olan zorlanmalarla mücadele için önem arz etmektedir. Uyku güçlüğünün gelişim dönemine bağlı olduğunu bilerek probleme dönüşmeden profesyonel destekle çözümünü aramak önemlidir.
Beslenme Zorlukları
Beslenme için dışa bağımlı olan bir bebeğin iç dengesini sağlayamaması probleme dönüşebilir ve en önemli stres kaynağını oluşturabilir. Beslenme uykudan sonra bebeğin önemli stres kaynağı olacağından bağımsız yemek yemeye geçene kadar beslenme bozukluğuna sebep olabilir. Beslenme bozukluğundaki ilk sıkıntı bebeğin anne sütü almasıyla ilgili ortaya çıkabilir. Bu dönem bebek için olduğu kadar anne için de stresli geçmektedir. Annede yaşanan biyolojik, psikolojik ve sosyolojik değişimler nedeniyle annenin yaşayacağı küçük problemler stres kaynağı olabilmektedir. Ayrıca bebek, doğum sonrası olan beslenmesinin rahim içi beslenmesinden oldukça farklı olduğu fark ettiğinde yeni bir duruma alışma stresi de yaşayacaktır. Doğum sonrası beslenmeye pek çok sistem katılmaktadır. Çeşitli bedensel ve psikolojik gelişim basamakları tamamlanırken yetişkin beslenmesine geçiş süreci başlar. Yine bu sürecin sağlıklı ve stres kaynağı yaratmadan atlatılması için çocuğun temel ihtiyaçları ilk üç yaşta ebeveyn kontörlünde doğru ve tam beslenme olacak şekilde gerçekleştirilmektedir. Bazı bebeklerin ve erken çocukluk dönemindekilerin bu temel ihtiyaca çok ciddi karşı koydukları görülebilir. Bebeklik döneminde çözümlenemeyen beslenmeye ilişkin stres faktörü yetişkinlik döneminde yeme problemlerine ve dengesiz iştaha neden olabilir.
Çeşitli Korkular
Korkular bireyler için kişilik oluşumuyla beraber oluşup ortaya çıkmaktadır. Ancak bebekler kişilik oluşumundan önce de erken kaygı döneminden geçerler. Temelinde hiçbir korkutucu olay bulunmasa bile bebekler çeşitli kaygılarla karşı karşıya kalır ve stres yaşarlar. Bebeklik döneminden ilk çocukluk dönemine kadar görülen bu korkular genelde; karanlık, yalnızlık, yabancılar, yeni ya da alışmadıkları durumlar, hava olayları (şimşek, yağmur, fırtına vb.) olarak karşımıza çıkmaktadır. Anne babalar tarafından bu korkuların kaynağı anlaşılamadığında ev içinde zaman zaman kızgınlık ve mücadele ortamı oluşabilir. Anlaşılamayan bebek için yeni bir stres durumu daha oluşacaktır. Bu korkulara çözüm aradıkları ve yoğun yaşadıkları için ebeveynler de stres yaşayacaklardır. Burada önemli olan bebeklerin dünyaya alışmakta zorlandıklarını bilerek korkularının geçerli bir sebebinin olmadığını anlayabilmektir. Buradaki korkuların temeli bebeğin kişiliğini oluşturamadığından dış dünyayı da tanımlayamamasıyla ilgilidir.
Bebekler kendilerine bakma yeterliliğinde olmadığı için dışardan sağlanan bakımla ve kendilerine verilenle yetinerek yaşamak zorundadırlar. Bebek bu bakımı yeterli bulmadığında stresi deneyimleyecek ve yetişkinlik dönemi için çok fazla sayıda sorunla karşılaşacaktır. Bu sorunların başında ise sosyal zorlanmalar gelecektir. Çocuğun uyku, beslenme, kaygılarına ilişkin stresinin dengeli ve sevgiliyle çözümlenmesi yetişkinlik dönemi için önemlidir. Ebeveyn olarak dış dünyaya alışmaya çalışan bir bebeğe eşlik etmek her ne kadar zor olsa da kişiliğini oluşturmasına şahit etmek de bir o kadar eşsiz olacaktır. Yaşanacak olan bu stres faktörleri için gerek duyuluyorsa profesyonel destek almak önemlidir.