Geçmiş yıllarda büyük ilçelerin birindeyiz. Eski Şube Müdürü Cengiz Kılıç Beyle merkezde bir okula sivil savunma denetimine gittik. Deprem-yangın tatbikatı yapacağız. 3-4 katlı bir okul ve epey de öğrencisi var. Lakin merdivenler daracık, üstelik tek bir çıkış kapısı var. Olası bir yangında, depremde çocuklar tahliye olurken izdiham yaşanacağı aşikâr. 
Müdür Bey'in odasında sohbet ederken yangınlarda, depremlerde izdiham yaşanmaması için bu okula ikinci bir çıkış kapısının mutlaka açılması gerektiğini tavsiye ediyoruz. Okul müdürü arkadaş da, birkaç defa yazı yazdığını ama sonuç alamadığını söyledi. Ben de -denetim raporuna yazayım da sen bir defa daha ilgili yerlere yaz- dedim. Bunun üzerine Müdür Bey;
- Okulumuza bir saat sonra İl Milli Eğitim Müdürü, İlçe Kaymakamı ve bazı protokol üyeleri ziyarete gelecek.
- Tam isabet, bunu değerlendirelim. Koridorda Kaymakam Bey, İl Müdürü ve protokol varken alarma basın tahliye tatbikatı yapalım. Öğrencilerin düzenli tahliye olamadıklarını bizzat gözleriyle görsünler.
- Hocam, başka bir zaman yapalım. Belki Kaymakam Bey' de, il müdürümüz de kızar. 
- Müdür Bey, biz İl'den tatbikat ve okul denetimi için geldik. Tüm sorumluluk Sivil savunma Uzmanı olarak bana ait. Kızarlarsa cevabını ben veririm. Tatbikatlar eksik bulmak için değil, eksikliklerin giderilmesi içindir. Sen rahat ol.
Bu arada Şube müdürü Cengiz Bey de destek verince, alarma basarak tatbikat yapılmasını kabul etti.
Yetkililerin tam okula girişine tatbikatı denk getirme adına zaman kazanma için, öğretmen arkadaşları program hakkında bilgilendirirken, yetkililerin okula geldiğini ve merdivenlerden çıkmak üzere olduğunu bir arkadaş işaret etti. Bu arada görevli arkadaş alarma basınca tüm sınıflar koridorlara ve merdivenlere doldu. 
- Kendisi ve protokol, çocukların arasında kalınca, Kaymakam Bey biraz da sinirlenerek ''Bu izdiham ne böyle? Çocuklar birbirini ezecek''
- Efendim, daha önceden planlamıştık. Arkadaşlar tatbikat yapmak için İl'den gelmişler. Tek tahliye kapısı olduğundan her tatbikatta aynı izdiham yaşanıyor.
- Bu zamana kadar neden girişimde bulunup ikinci bir kapı açtırmadınız?
 - Efendim,  bir kaç defa yazı yazdık. Ama hiç birinden sonuç alamadık.
- Hemen bir yazı daha yazın. Bizzat ben takip edeyim. İkinci bir tahliye kapısını açtıralım. Yarın bir depremde, yangında Allah korusun çocuklar birbirini ezerler.
Sonra öğretmenler odasında toplu otururken bu memlekette eften püften sebeplerle ne kadar insanın can-mal kaybına sebep olunduğuna dair hayatın içerisinden bir iki örnek anlatınca Kaymakam Bey 'Haklısın, maalesef bizde bu tür olaylar yaşanmadıkça gündeme gelmiyor. Hatta yaşansa bile gereken ders alınmıyor. Olaylar aynı kalıp sadece mekânlar değişiyor' dedi.
Okul müdürü arkadaş, yaptığımız tatbikatın okulda ikinci bir tahliye kapısının açılmasına vesile olduğu için bizlere teşekkür etti.
''Derin bilgi; rahatsızlığı rahatsızlıktan önce, tehlikeyi tehlikeden önce, yıkımı yıkımdan önce,  felaketi felaketten önce görebilmek ve gereken tedbiri acilen alabilmektir. Bu arada samimi olarak uyaranlara da kızmayıp teşekkür edebilmektir.
*
TAVSİYE: 50 yılın birikimi olan, muhtevasında 660 adet farklı nükteli nasihatin yer aldığı ''Mahirane Söylemler'' kitabımı mutlaka okumanızı ve evlatlarınıza okutmanızı samimi olarak tavsiye ediyorum.  Yukarıdaki telefondan iletişime geçerek (benden imzalı olarak 40 TL)  temin edebilirsiniz.