FATİH BATTAR

Türkiye Kamu Sen Çorum İl Temsilciliği memurlara yapılan zam oranlarını yetersiz ve adaletsiz bularak eylem yaptı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan son verilere göre Haziran ayında enflasyon yüzde 3,92 olurken 6 aylık enflasyon ise yüzde 19,77 olarak gerçekleşti. Maaşlarına enflasyon farkı olarak yüzde 17,55 ve seyyanen 8 bin 77 lira yapılması için TBMM'ye kanun teklifi verdi. Yapılan zam oranlarını yetersiz bulan Kamu Sen İl Temsilciliği söz konusu zammı protesto etmek için PTT binası önünde eylem yaptı.

Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi ve Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Selim Aydın, memurlara vaat edilen artışın daha yapılmadan eridiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en düşük memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltileceğini açıkladığı 11 Mayıs tarihinde dolar kurunun 19,5 TL, euronun 21,45 TL, 1 gram altının ise 1273 TL seviyelerinde olduğunu anımsatan Aydın, “Şimdi ise dolar 26 TL, euro 28,40 TL, 1 gram altın se 1610 TL olmuştur.

Açıklamanın yapıldığı gün, 22 bin TL karşılığı 1125 dolar, 1026 euro etmekte, bu miktarla 17,3 gram altın alınabilmekteydi.  Bugün ise 22 bin TL karşılığında 844 dolar, 773 euro ya da 13,6 gram altın alınabilmektedir.

Akaryakıta çifte indirim geliyor! Akaryakıta çifte indirim geliyor!

Dolayısıyla memurlarımıza vaat edilen artış daha yapılmadan erimiş, 22 bin TL; alım gücü bakımından 11 Mayıs’tan bugüne 281 dolar, 253 euro ve 3,7 gram altın kaybetmiştir” dedi.

TBMM’de torba yasa olarak kabul edilen teklifte en düşük dereceli memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltildiğinin ifade edildiğini, hâlbuki gerçek rakamın açıklanandan farklı olduğunu belirten Aydın, şunları söyledi:

“En düşük dereceli memur maaşını 22 bin TL seviyesine yükseltmek için belirlenen kriter en düşük işçi maaşına Mayıs ayında yapılan artışlar olmuştur.  Mayıs ayında imzalanan toplu sözleşmeye göre en düşük işçi maaşı Ocak 2023 itibarı ile çıplak olarak 22 bin TL olmuştur. Bu rakam üzerine Temmuz ayında %15 daha artış yapılacaktır.  Ama en düşük dereceli memur maaşı hesaplanırken aile yardımı ve çocuk parası da dahil edilmiş; çıplak ücret yerine giydirilmiş ücret dikkate alınmıştır.  Yani en düşük işçi maaşı çıplak olarak Ocak ayında 22 bin TL olmuşken, en düşük memur maaşı sosyal yardımlarla birlikte ancak Temmuz ayında 22 bin TL seviyesine gelebilmiştir.  Gerçekte 15’inci derecenin 1’inci kademesindeki bekâr bir memurun maaşı 10 bin 400 TL dolayındadır.  Buna göre en düşük dereceli bekâr bir memurun maaşı, yapılacak artışlarla temmuz ayında 22 bin TL değil 20 bin 300 TL olacaktır.

Bu rakam ifade edilenden 1700 TL daha düşüktür.”

“MEMUR MAAŞ ARTIŞI YENİDEN HESAPLANSIN”

“Ocak ayında 22 bin TL olan en düşük işçi maaşına ise Temmuz ayında %15 oranında bir zam daha yapılacak ve 25 bin 300 TL’ye yükselecektir.  Böylece en düşük işçi maaşı ile en düşük memur maaşı arasında 5 bin TL fark olacaktır.  Buradan anlaşılacağı üzere en düşük işçi maaşı ile en düşük memur maaşı eşitlenmemiş, var olan adaletsizlik devam ettirilmiştir.   Dolayısıyla Cumhurbaşkanımızın en düşük memur maaşının en düşük işçi maaşından aşağıda olmayacağı sözü tam olarak karşılık bulmamıştır.  Bu nedenle memur maaş artışlarının yeniden hesaplanması gerekmektedir. Ayrıca bu artışın sağlanması için memurlara 8 bin 77 TL ilave ek ödeme verilmesi öngörülmektedir.  Bu ek ödemenin taban aylığa yapılması ve emekliliğe de sayılması gerekmekteydi.

Ancak getirilen düzenleme ile 8 bin 77 TL’lik ödemenin emekliliğe sayılmayacağı öngörülmüştür.”

“EMEKLİLİK, MEMURLAR İÇİN KÂBUSA DÖNÜŞECEK”

“Hali hazırda bir memur, emekli olduğunda çalışırken aldığı maaşın yarısı kadar emekli maaşı alabilmektedir.  İlave ek ödemenin de dahil edilmesiyle birlikte bir memur emeklisi, çalışırken aldığı maaşın üçte biri dolayında emekli maaşına hak kazanacaktır.  Öyle ki, 22 bin TL’lik en düşük dereceli memur maaşı içinde, 11 bin 128 TL’lik kısım emekli maaşı hesabına dahil edilmeyecektir.  Eğer bu teklif yasalaşırsa emeklilik sisteminde var olan adaletsizlik daha da büyüyecek, emeklilik, memurlar açısından tam anlamıyla bir kâbusa dönüşecektir. Bu karar emeklilerimizi yaşadıkları dar boğaza mahkûm edecek bir uygulama olmuştur.  Unutulmamalıdır ki, memur emeklilerinin maaşı, Bağ-Kur ve SSK emeklilerinden farklı olarak güncel memur maaşlarıyla doğrudan bağlantılı şekilde hesaplanmakta, memur maaşı içerisinde emekliliğe sayılan ve sayılmayan unsurlar bulunmaktadır.  Yıllardır, memur maaşı içinde olup da emekliliğe sayılmayan unsurların fazlalığı nedeniyle memur emeklileri büyük bir haksızlığa maruz kalmaktadır.   İlave ek ödeme uygulamasıyla bu adaletsizlik bir kat daha artacaktır. Bu nedenle yapılan bu yanlıştan derhal dönülmeli, ilave ek ödemenin de emekliliğe sayılması için kanun teklifinde gerekli değişiklik yapılmalıdır.  Yaşanan ekonomik gelişmeler ve memurların alım gücündeki erime dikkate alındığında; ilave ek ödemenin emekliliğe yansımayacağı da hesaba katıldığında, yapılan bu artışı olumlu bulmamız mümkün değildir.   Öyle ki, Sayın Cumhurbaşkanının 11 Mayıs 2023 günü en düşük memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltileceği yönündeki açıklamaları, asgari ücret düzeyinde maaş alan kamu çalışanlarını umutlandırsa da o günden bugüne ekonomide yaşanan gelişmeler, yapılacak bu artışın da kamu çalışanlarının zararını telafi etmeye yetmeyeceğini göstermektedir.”

“MEMURA VADEDİLEN ARTIŞ DAHA YAPILMADAN ERİDİ”

“11 Mayıs’ta dolar kuru 19,5 TL, euro 21,45 TL, 1 gram altın 1273 TL seviyelerindeydi.  Şimdi ise dolar 26 TL, euro 28,40 TL, 1 gram altın se 1610 TL olmuştur.

Açıklamanın yapıldığı gün, 22 bin TL karşılığı 1125 Dolar, 1026 Euro etmekte, bu miktarla 17,3 gram altın alınabilmekteydi.  Bugün ise 22 bin TL karşılığında 844 Dolar, 773 Euro ya da 13,6 gram altın alınabilmektedir.  Dolayısıyla memurlarımıza vaat edilen artış daha yapılmadan erimiş, 22 bin TL; alım gücü bakımından 11 Mayıs’tan bugüne 281 dolar, 253 euro ve 3,7 gram altın kaybetmiştir.  Hal böyle olunca henüz ödenmemiş maaşlar dahi erimeye devam etmektedir.  Bu gerçekler dikkate alındığında Türkiye Kamu-Sen olarak talebimiz, en düşük dereceli memurun çıplak maaşının 22 bin TL’ye yükseltildikten sonra, 2023 ikinci dönem zammı olan %6 artış yapılıp üzerine enflasyon farkının uygulanması, buna ek olarak da refah payı verilmesi ve bu artışların bütün memur ve emeklilere aynı şekilde yansıtılması yönündedir.  Ayrıca, istisnasız bütün kamu çalışanlarının ilave ek ödemeden faydalanması için özen gösterilmeli, ilave ek ödemenin maaşın bir unsuru olarak sayılması gerekmektedir.    Teklifte 8 bin 77 TL’lik ilave ek ödemenin yürürlük tarihi 15 Temmuz 2023 olarak belirlenmiştir. Böyle olunca memurlarımız 1 Temmuz itibarı ile hak kazandıkları zamlı maaşa rağmen ilave ek ödeme için 15 günlük fark alamayacaktır.  İlk defa memur maaşına yapılan artışlar içinde bir kalemin yürürlüğü farklı bir tarih olarak belirlenmiştir.   Bu nedenle teklifin 13. maddesi ile getirilen ilave ek ödemenin yürürlük tarihinin de 1 Temmuz 2023 olarak değiştirilmesi gerekmektedir.

Bu çerçevede Türkiye Kamu-Sen olarak temmuz ayında memur maaşlarına yapılan artışların yetersiz ve eksik olduğunu ifade ediyoruz.  Yüzüncü kuruluş yıldönümünü kutlayacağımız Türkiye Cumhuriyetimizin, kadim devlet geleneğimizden miras aldığı köklü bir kamu yönetimi ve memur anlayışı vardır.  Güçlü devletler, temsilcisi olan memurlarını da güçlü kılar. Biliyoruz ki Devletimiz güçlüdür; memurlarını ve emeklilerini mağdur etmemiştir, bundan sonra da etmeyecektir.  Sayın Cumhurbaşkanımıza da bu konudaki güvenimiz sonsuzdur.  Türk memurunun ve emeklilerimizin taleplerini mutlaka dikkate alacağına ve ifade ettiğimiz sorunları en kısa sürede çözüme kavuşturacağına yürekten inanıyoruz.  Bu bakımdan maaş artışlarıyla ilgili ifade ettiğimiz aksaklıklar, TBMM’de mutlaka değerlendirilmeli, bu teklif revize edilerek aileleriyle birlikte 20 milyonu bulan memur ve emeklilerimiz için devletimizin toplu sözleşme hükümlerine ilave olarak yaptığı bu iyileştirme, tam anlamıyla amacına ulaşmalıdır. Türkiye Kamu-Sen olarak sıraladığımız aksaklıkların düzeltilmesi için her türlü girişimde bulunacak, her platformda mücadelemizi sürdüreceğiz.”