Hafta geneline baktığımızda piyasaları etkilemesini bekleyebileceğimiz makroekonomik veri akışının bol olacağı bir haftaya giriyoruz. Hem yurtiçinde hem de Euro Bölgesi, İngiltere ve ABD'de sanayi üretimine ilişkin rakamlar takip edilecek. Bunun dışında ABD'de tüketici fiyat değişimi ve üretici fiyat değişimine dair rakamlar açıklanacak. Bölgede açıklanan son rakamlar aylık bazda %0,2 ve yıllık bazda ise %3,2 olarak beklentilere paralel pozitif bir görünüm sergilerken bu hafta açıklanacak verilerin 19-20 Eylül tarihinde gerçekleştirilecek bir sonraki Fed toplantısı öncesinde karar belirlemede rolü büyük olacak. Euro Bölgesi'nde ise özellikle 14 Eylül Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası ECB tarafından gerçekleştirilecek faiz kararı toplantısı piyasalar tarafından takip edilecek. Banka en son 27 Temmuz tarihinde yapmış olduğu toplantı sonrası politika faizini 25 baz puan artırarak %4,0'dan %4,25'e yükseltmişti. Bölgede takip edilecek bir diğer veri ise Cuma günü açıklanacak temmuz ayı dış ticaret dengesi rakamları olacak. Aynı gün yurtiçinde ise bütçe dengesi ve TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi'nden çıkacak tahmini yılsonu enflasyon rakamları takip edilecek. Hafta ortasına kadar daha sakin seyretmesini beklediğimiz döviz ve altın tarafında özellikle çarşamba günü açıklanacak ABD enflasyon rakamları sonrasında oynaklığın artması beklenebilir.
Geride bıraktığımız haftanın son işlem gününde Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch Ratings Türkiye'nin kredi notu görünümünü revize etti. Kuruluş en son 2021 yılında ülkenin kredi notunu "B" olarak teyit etmiş 2 Aralık 2021'de ise kredi notu görünümünü "durağan"dan "negatif"e çevirmişti. Cuma günü yapılan açıklamada kredi notu yatırım yapılabilir seviyenin iki kademe altı olan "B" olarak teyit edilirken kredi notu görünümü "negatif"ten "durağan"a çıkarıldı. Kredi notu görünümünde revizyona gidilmesinin ardından Fitch "Görünümün 'durağan'a revize edilmesi, kısa vadeli makro-finansal istikrar risklerini azaltan ve ödemeler dengesi baskılarını hafifleten daha geleneksel ve tutarlı bir politika karışımına dönüşü yansıtıyor." ifadelerini kullandı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın seçimlerden sonra kademeli olarak faiz artırım döngüsü ve parasal sıkılaşma sürecine girdiğine dikkat çeken kuruluş TCMB'nin politika faizini 2023 yılsonuna kadar %35'e çıkaracağını ve faiz oranının 2024'te bu seviyede kalabileceğini belirtti. Fitch, raporda "Para politikası sıkılaştırmasının gelecekteki hızı ve süresi konusunda yüksek düzeyde belirsizlik mevcut" ifadelerini kullandı. Artan enflasyon riskine ve "Kısmen siyasi nedenlerden dolayı, enflasyonu düşürmeye yönelik politika düzenlemelerinin büyüklüğü, kalıcılığı ve başarısı konusunda belirsizliklere" değinilen açıklamada enflasyon ve büyüme tahminlerine de yer verildi. Fitch enflasyonun 2023'te ortalama yüzde 51,9 ve yılsonunda ise yüzde 65 olacağını öngördüklerini bildirdi. Büyüme rakamlarında ise 2023 yılında yüzde 4,3'lük bir artış beklenirken 2024 yılında bu oranın yüzde 3'e düşebileceği belirtildi. Atılan makroekonomik adımlar ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın son dönemdeki faiz artışlarına değinilen açıklamada ileri vadede mevcut politikalar ışığında dengelenme sürecine olan güvenin artması ve enflasyonda teyit edilebilecek yavaşlama eğiliminin gözlenmesi ile makroekonomik istikrarın iyileşmesi kuruluşun olası not yükseltmesini sağlayabilecek faktörler olarak belirtildi. Aynı zamanda cari işlemler açığının sürekli daralması, sermaye girişlerinin artması, uluslararası rezervler düzeyinde ve bileşiminde iyileşmeler ve dolarizasyonun azalması nedeniyle dış kırılganlıklardaki azalmanın olası not artırımına neden olabileceği bildirildi. 
Haftanın ilk işlem gününde ise açılış seansı ile birlikte veri akışının hafta geneline nazaran daha yoğun olduğu bir güne başladık. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan verilere göre; Sanayi Üretimi Endeksi Temmuz'da aylık %0,4 azalırken yıllık bazda ise %7,4'lük bir artış kaydedildi. Yıllık bazda kaydedilen artış son 1 yılın en yüksek seviyesi ile birlikte Türkiye'nin sanayi sektörünün büyümeye devam ettiğini işaret ederken aylık bazda ise küçük bir gerileme yaşandığı gözleniyor. Sanayi üretiminin genel itibari ile toparlanma sürecinde olduğunu söylemekle birlikte imalat sanayi sektörü endeksinde geçen yılın aynı ayına göre %7,4'lük büyüme kaydedilmesi de genel sanayi üretimine olumlu katkı sağlayan alt sektör olarak öne çıkıyor.  Aynı zamanda TÜİK tarafından Temmuz ayına ilişkin işgücü istatistikleri açıklandı. Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı bir önceki aya göre %0,2 azalarak %9,4 seviyesinde gerçekleşti.  İşsizlik oranının erkeklerde %7,6 iken kadınlarda %12,9 olduğu tahmin edildi. Aynı dönem içinde mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı ise Temmuz ayında bir önceki aya göre 318 bin kişi artarak toplam 31 milyon 671 bin kişi olurken, istihdam oranı ise %0,5 puan artarak %48,4'e yükseldi. 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranında bir önceki aya göre azalış kaydedildi. İş gücünde ve potansiyel işgücünde artış ile birlikte özellikle kadınlarda erkeklere nazaran artan istihdam dikkat çekti. 
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından ise Temmuz ayına ait ödemeler dengesi veriler açıklandı. Temmuz 2023 itibarıyla cari işlemler hesabı 5,4 milyon dolar açık verdi.  Ancak altın ve enerji dışında hesaplandığında ise cari işlemler hesabı 717 milyon dolar fazla verdi. Bu sebeple enerji ve altın dışındaki veriler Türkiye'nin ticaret dengesinde önemli bir iyileşme olduğunu işaret etti. Hizmetler dengesi kaynaklı girişlerde özellikle seyahat kaleminden kaynaklanan 4,7 milyon dolarlık net gelir önemli katkı sağladı ve hizmetler dengesi kaynaklı girişler 5,9 milyon dolar olarak gerçekleşti. Resmi rezervlerde ise bu ay 2,7 milyon dolar net artış görüldü.