FATİH AKBAŞ

AK Parti Milletvekili Aday Adayı Necat Yazıcı, klasik değil, yüksek profilli milletvekili listesi çağrısında bulunarak, “Artık klasik milletvekili profilinin çok ciddi bir şekilde gözden geçirilmesi ve günümüz şartlarının gerekli kıldığı yüksek bir profilin aranması elzem hale gelmiştir. Getir götürcü, talimat bekleyen, ne iş olursa yapan, küçük ve dar bir çerçevede siyaset yapan bir vekil profilinin bugün ne dünyada ne de ülkemizde bir karşılığı vardır” dedi.

Muhsin Dere'ye destek vermişlerdi, ihraç ediliyorlar Muhsin Dere'ye destek vermişlerdi, ihraç ediliyorlar

Necat Yazıcı, Ortaköy Belediye Başkanı Taner İsbir, Ortaköy, Alaca, Boğazkale, Sungurlu AK Parti İlçe Teşkilatlarını ziyaret etti.

Ziyaretlerinde değerlendirmelerde bulunan Necat Yazıcı, “14 Mayıs’ta gerçekleştirilecek olan Cumhurbaşkanlığı ve 28. dönem milletvekilliği seçimlerinde aday listelerinde yer verilecek isimlerin belirgin ve tutarlı bir vizyona ve bizi biz yapan temel değerlerimize sahip olmaları büyük önem arz ediyor”açıklamasında bulundu.

Bu süreçte kritik önem taşıyan iki önemli hususla karşı karşıya olduklarını kaydeden Yazıcı şu ifadeleri kullandı:

“Bunlardan ilki mevcut konjonktürde ülkemize yönelik küresel kuşatma tehdit ve tehlikesi, diğeri de ülkemiz içinde gerçekleştirilmesi gereken yapısal reformlar. Küresel güçler, yeryüzü ölçeğinde oyun kurucu olabilecek potansiyele sahip ülkemizi bir kıskaca almak ve durdurmak için her türlü çabayı sergilerken buna karşı milli bir direnç göstermek, ancak ülkemizin kazanımlarına tümden sahip çıkan, temel insani değerlerimize yaslanan adayların temsil makamına getirilmesi ile mümkün olacaktır. Dünyadaki gelişmeleri doğru bir şekilde okuyabilecek yeterli entelektüel birikimi olmayan ve toplumun farklı unsurları ile iletişim kurma becerisine sahip olmayan bir milletvekili profili ile küresel emperyalist saldırılara karşı milletimizi bir arada tutacak moral birlikteliği sağlamak mümkün olamayacaktır. Diğer taraftan ülke olarak gelişmenin her aşamasında ihtiyaç duyduğumuz yapısal reformların da hayata geçirilmesi ve böylece eğitimden sanata, teknolojiden tarıma, imardan çevreye, turizmden sanayiye varıncaya dek hayatın her alanında doğru olanı hayata geçirebilecek dönüşümleri gerçekleştirmek, ancak bunun için gerekli idari, teknik, bürokratik ve ahlaki donanıma sahip milletvekilleri ile mümkün olacaktır.

Genç nüfusun enerjisi ve yeniliklere açık oluşunun bize vereceği olumlu katkının mutlaka onların dünyası ile sağlıklı iletişim kurabilen bir vizyonla birleşmesi gerekiyor. Kendi ülkesine ve milletine katkı sağlayabilecek donanımda olan her bir vatandaşımızın ülkemiz geleceğinde etkin olmasını sağlayacak mekanizmaları hayata geçirmek gerekiyor. Yönetişimin gereği olan ortak aklın yahut kurmay aklın inşası gerekiyor. O nedenle artık klasik milletvekili profilinin çok ciddi bir şekilde gözden geçirilmesi ve günümüz şartlarının gerekli kıldığı yüksek bir profilin aranması elzem hale gelmiştir. Getir götürcü, talimat bekleyen, ne iş olursa yapan, küçük ve dar bir çerçevede siyaset yapan bir vekil profilinin bugün ne dünyada ne de ülkemizde bir karşılığı vardır. Ülkemizin cumhurbaşkanlığı sistemi ile yönetiliyor olması hasebiyle artık milletvekilleri daha çok ülke geleceğinin şekillenmesinde yapısal katkılar sağlamak durumundadırlar. Bu nedenle genel hükümet politikalarının gereklerini yerine getirirken artık milletvekilleri kendi seçim çevrelerinin acil ihtiyaç duydukları yerel politikaları üretmek ve hayata geçirmekle meşgul olmalıdırlar. Bu yerel politikaları oluştururken şehrin tüm paydaşlarının içinde yer alacağı ortak aklın devreye alınması her bir milletvekilinin temel stratejisi olmalıdır. Ancak bu şekilde aslında yeterli olan ama sınırsız olmayan kamu kaynaklarının verimli kullanılması ve şehrimizin gelişmesi sağlanabilecektir. Cumhurbaşkanımızın riyasetinde bugün bölgesel bir güce dönüşen ve tarihi misyonuna uygun bir özgüveni yeniden kazanmış bir milletin fertleri olarak her birimiz sadece bugünü değil geleceği de hesaba katan bir duyarlılıkla hareket etmek ve inisiyatif kullanmak zorundayız. Kuru hamasetin değil aklın, bilginin ve öngörünün belirleyici olduğu bir projeksiyona ihtiyacımız var.”