Zafer Partisi Çorum İl Başkanı Bedii Onan, anayasa değişikliği ve terörle mücadele konularında değerlendirmelerde bulunarak, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Parti ile temaslarına ilişkin görüşlerini kamuoyuyla paylaştı.

Vali Çalgan, akülü sandalye tamir atölyesini ziyaret etti
Vali Çalgan, akülü sandalye tamir atölyesini ziyaret etti
İçeriği Görüntüle

Açıklamasında, DEM’li Pervin Buldan ile Devlet Bahçeli arasında yapılan görüşmeye değinen Bedii Onan, “Bahçeli, Buldan’ın hangi sözünün altına imza atacak? Vatandaşın bilmesi gereken hususlar gizli bırakılmadan açıklanmalı” dedi.

Onan, değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:

“Kanaatimizce, anayasa değişikliği için ihtiyaç duyulan vekil oyu sayısını karşılama niyetiyle geçtiğimiz yıl içinde kıdemli siyasetçi Devlet Bahçeli tarafından telaffuz edilen ‘“Önümüzdeki süreçte çok şey değişecek. İnşallah Türkiye değişmez” cümlesi ile başlayan, eli kanlı bölücü örgüt mensubu katillerin silah bırakmaları ve kanlı katillerden oluşan suç örgütünü fesih etmeleri karşılığında umut hakkı vermekten başlayıp, Dem’ci vekil ve siyasiler ile sıkı diyaloglara kadar devam eden, nihayetinde ‘Kimse gitmezse İmralı adasına ben giderim.’ restini duyacak kadar hızlı bir siyaset hareketliliği gözlediğimiz bir yılı daha geride bırakmaya hazırlanıyoruz.
Bahçeli’nin yaşadığı sağlık sorunlarını bertaraf etmesinin ardından ısrarla arkasında durarak mesafe almaya çalıştığı ışıltılı isimi ile Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu pek çok kez toplandı. Duyup, takip ettiğimiz kadarıyla bir rapor yazımı sürecine kadar gelinmiş.
Her ne kadar şart yok. Anayasanın ilk dört maddesinden asla taviz verilmeyecek, diğer anayasa maddeleri için de tadilat söz konusu olmayacak denilse de, bölücü zihniyetli zihinlerden asla kabul görmeyecek ve Türk milletinin tahammül sınırlarını yoklayan çatlak ses ve açıklamaları ne yazık ki duyup görüyoruz. Dem in kamuoyuna yansıyan raporu, sosyal ortamlara düşen terörist artığı bir bölücü kadının üst perdeden gevezelikleri, Dem grubuna getirilen kadınların eli, kanlı bebek katili için koro halinde slogan tarzı bağırışları bahsettiğimiz çatlak seslere örnektir.
Eli kanlı terör örgütünün eli kanlı katilleri için nasıl bir yol haritası oluşturulacağı konuşulurken, uygulamada imkanı olmayan suça karışmamış terörist örgüt mensuplarının umut hakkı önerisi ile toplumun içine dahil edilmesine yönelik açıklama ve konuşmaları da, terörist saldırılarda hayatını kaybeden tüm şehitlerimizin, gazilerimizin ve ailelerinin de unutulmaması gerektiğini hatırlatarak hayretle ve esefle gözlemliyoruz. Sormak gerekir. Suça karışmamış olarak ifade edilerek ayrıştırılmaya çalışılan bir kısım terörist, eli kanlı terör örgütünü malum dağda ziyarete mi gitmişler?
Geçtiğimiz hafta içinde Bahçeli ile DEM’li Buldan bir görüşme yaptı. Görüşmenin ardından TV ekranlarında ‘imza atarım’ alt yazılarını gördük. Bahçeli, DEM’li Buldan’ın söylediği hangi söz veya anlatımın altına imza atacakmış? Bahçeli ve Buldan hangi konuda fikri birliktelik sağlamıştır? Vatandaşın mutlak bilmesi gereken hususların gizli saklı bırakılmadan bir an önce vatandaşa anlatılması gerekir.
Malumdur, siyasetçiler demokratik parlamenter sistemlerde vatandaş adına, halkın temsilcisi ve vekili olarak seçimlerde seçmenlerden vekalet alarak siyaset yapar.
Bahçeli’yi imza atmadan önce Türk milletinin hakemliğine gitmesini ve seçmenden takip ettiği politikalar için onay almaya çağırıyoruz. Sandık ve Türk milleti bir seçime hazırdır. Türk milleti bölücü terör örgütüne karşıdır.
Hafızaları tazeleyelim. Bir önceki seçim sürecinde bugünün muhalefetini oluşturan bazı partilerin bölücü terör örgütü ile bağlantılı olduğu bilinen malum parti işbirliği içinde olduğuna dair iddialar propaganda konusu yapılmıştı. Hatta propaganda ‘gerçek veya değil’ ifadesi eşliğinde hakikatten uzak görseller ile de vücut bulmuştu. Tüm yaşananlardan sonra önümüzdeki seçim dönemi süresince, kimler hangi malzeme ve yöntemle seçim propagandası yapacak ve vatandaşa kendisini nasıl anlatacaktır?
Bahçeli, bugün izlediği siyasi süreci geçtiğimiz seçim öncesi ortaya koymuş olsaydı, ulaştığı %11 civarındaki oy oranını yakalayabilir miydi? Büyük ihtimal seçim barajına takılır ve meclis dışında kalırdı.
Bir tarafta 1984 yılından beri dökülen asker, polis, kamu çalışanı ve sivil vatandaşın dökülen kanları, diğer tarafta işlenen tüm suçlardan sorumlu olup suçlu bulunup önce idam cezası verilen, sonra da ömür boyu hapis cezası uygulanan eli kanlı bebek katili terörist elebaşının özellikle Bahçeli tarafından kurucu önder sıfatı ile anılması Türk milletinin vicdanını zorlamakta ve vatandaş nezdinde ciddi rahatsızlık yaratmaktadır.
Usta gazeteci Saygı Öztürk tarafından haber konusu yapılan durumdan başlıklara değinmek istiyorum. Eli kanlı bebek katili terörist elebaşı, İmralı hükümlüsünün haber konusu olan taleplerinden bazıları şunlarmış. Etnik bölgelerde ana dilde eğitim ve ilerleyen süreçte konuşamadığı bölgesel farklılıklar gösteren yerel dilin de resmi dil olmasını istiyormuş.
Barış yasası adı altında bölücü terör örgütü mensupları işledikleri suçların karşılığında gereken cezaları görmedikçe af edilemez. Başta eli kanlı bebek katili terörist elebaşı olmak üzere tüm teröristlerin af edilmeleri için de meclis gündemine konuşulan içerikli bir af veya benzer bir tasarı da getirilemez. Hangi örgüte mensup olursa olsun, TCK’ya göre örgüt üyeliği bir suçtur. Örgütün kendisini fesih etmesi içerikli bir cümle kanuni ifade ile hiçbir örgüt üyesi ceza almaktan kurtulamaz.
Hatırlatalım. Hendek operasyonları ile il ve ilçe merkezleri eli kanlı teröristlerden temizlenirken, 793 vatan evladı vatanları için şehit oldu. Mekânları cennet olsun.
Son söz olarak ifade edelim. Erzurum kongresinin kararı ve bildirisi açıktır. Vatan bir bütündür, bölünemez. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir ulus devlettir. Devleti oluşturan milletin adı Türk milletidir. Türkiye Cumhuriyetinin temelleri Lozan barış antlaşması ile atılmıştır. Bu böyle bilinmelidir. Türk milleti kadim bir millettir. Türk milleti ülkesine, milletine ve vatan bildiği topraklara, siyasi beklentilerini kutsal varlıkların önünde tutmaya kalkacak başta bir kesim siyasetçilere ve emperyalist dış güçler ve içerideki iş birlikçilerine rağmen sahip çıkacaktır.”
(Haber Merkezi)

Muhabir: Çorum Hakimiyet