HABER/YORUM: EROL TAŞKAN
Onbir ayın sultanı Ramazan’a bir kez daha ulaştık.

Rahmetin arttığı, gönüller başta olmak üzere sofraların bereketlendiği Ramazan ayı ile birlikte toplumsal yardımlaşma duyguları da zirveye taşınıyor. İmkanı olanın, ihtiyacı olanla gönül bağı kurarak sofrasını paylaştığı şu günlerde garip gurabayı ihmal etmeyelim. Lüks mekanlarda kurduracağımız iftar sofralarında, birbirimizi ağırlamak yerine, lokantalarla anlaşıp iftarlık çekleri dağıtalım. 

Hem esnafımıza katkı, hem de garibimizin sofrasına azık olup, iftar saatinin bereketiyle gönüllerimizi şen edelim. 

İftar programı düzenlemeyi arzu eden kurumlar, gösteriş lekesi bulaşan, israftan öteye gitmeyen bu uygulamayı daha faydalı ve sonuca ulaşır bir şekle büründürse ne de güzel olur. Kurumlar bu yıl farklı bir uygulama yaparak iftar vermeyi düşündüğü kişi kadar iftar çeki dağıtsa, o iftar çekini alan ailelerimiz anlaşma yapılan lokantada iftarı etse, Ramazan’ın paylaşma ruhu daha da anlam bulur. 

İftar sofrasında misafir ağırlamak için elbette garip guraba olmak gerekmez. İmkanı olan dostlarımıza da iftar soframızı açmak ve gönüllerimizi kenetlemek esastır ancak elbette ki ilk öncelik garibanı soframıza buyur etmektir. 

Ramazan’la birlikte gönüllerimize coşkun ırmaklar gibi akıveren yardım duygularını, sinemize hapsedip ele geçen bu kıymetli fırsatı heba etmek yerine, gönlümüzün pencerelerini açarak yardım duygularımızın çağlayanlar gibi coşmasına, kurak gönülleri yeşertip dua meyveleriyle donanmasına çaba gösterelim. Gariplerimize el kol olurken, lokantalarımızla da el tutup, esnafımızın da bu hayır kervanına hizmet etmesine imkan tanıyalım. 

Allah Ramazan’ımızı mübarek etsin, sağlık ve bereket içinde bayrama ulaşmayı nasip etsin.