FATİH BATTAR

Ramazan ayına kısa süre kala Türkiye genelinde olduğu gibi Çorum'da da kırmızı ete yeni bir zam geldi. 2022 Kasım'da kilosu 100 TL'ye satılan karkas etin fiyatı bu ayın sonunda 180 TL'ye yükseldi. Kıymanın kilosu ise 220 TL'yi buldu.

Fiyatların hızla artmasıyla üreticiler kesime hayvan vermeyi durdururken, konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Çorum Esnaf ve Sanatkarlar Odası (ÇESOB) ve aynı zamanda Kasaplar ve Celepler Odası Başkanı Recep Gür, damızlık hayvan kesiminin durdurulmaması halinde et fiyatlarının daha da artacağını söyledi.

'AVRUPA'DAN İTHAL EDİLEN HAYVANLARLA FİYATLAR DÜŞMEZ'

Avrupa'da da şu anda hayvan sıkıntısı yaşandığına dikkat çeken Gür, hayvan ithalatı ile et fiyatlarındaki yükselişin önlenemeyeceğini ifade etti.

Bu durumda hem üreticinin hem de tüketicinin sıkıntı yaşadığını belirten Gür; "Bir taraftan tüketici ete ulaşamıyor, diğer taraftan maliyet yüksek, üretici zarar ediyor. Bu maliyetlerden dolayı artık hiç bir şey yerinde durmuyor, 160 lira 180 lira dahi yeterli bir fiyat değil onu söyleyebilirim. Ama çiftçiler desteklenmeli. Üretim yapmak isteyen çiftçilerimize üretim için acilen damızlık hayvan verilmeli." dedi.

Almanya'dan 2 bin ile 3 bin Euro arasında damızlık hayvan ithal edildiğini aktaran Gür; "Bu da et fiyatlarının artması demek. Yıllardır damızlık hayvanların kesilmesiyle ilgili önlem alınması gerektiğini söylüyoruz ama halen bir önlem alınmadı. 3-4 yıldır ısrarla damızlık hayvanlar kesiliyor. İleride sıkıntı yaşanacağı defalarca söylendi. Kasaplar 180 liraya hayvan kesimi yapıyor. Üretici de damızlığını 2 bin ile 3 bin Euro arasında alıyor.  Avrupa'dan ithal edilen hayvanların fiyatları artarsa et fiyatları artmaya devam edecektir." diye konuştu.

'ÇORUM'DA KEPENK KAPATMAYI DÜŞÜNMÜYORUZ'

İstanbul'da kasapların artan et fiyatlarından satış yapamamasından dolayı 1 hafta kepenk kapatma kararı alacağı iddiasına da cevap veren Gür; "Biz Çorum'da böyle bir şey düşünmüyoruz. İstanbul'daki kasapların kendi kararıdır." dedi.

ATEŞ: 'ÇOK MAĞDUR DURUMDAYIZ'

Artan et fiyatlarından etkilenen bir kesim de lokantacılar oldu. Yılardır Yazı Çarşı'da hizmet veren Emek Lokantası sahibi Abdullah Ateş de artan et fiyatlarından dolayı çok mağdur olduklarını söyledi.
Ete gelen zammı müşteriye yansıtmamaya çalıştıklarını dile getiren Ateş; "Et fiyatları son birkaç aydır inanılmaz arttı. Ete zam gelince biz de yemek fiyatlarına mecburen zam yapmak zorunda kalıyoruz ama bu sefer müşterimiz azalıyor. Etin kilosu 180 lirayı, kıymanın kilosu 220 lirayı aştı. Maliyetlerimizi karşılayamaz hale geldik. Et fiyatlarının düşmesi için ne gerekiyorsa yapılması lazım." ifadelerini kullandı.

TOYDEMİR: 'ETE GELEN ZAMLAR ESNAFI OLUMSUZ ETKİLİYOR'

Bizimkiler Lokantası sahibi Ekrem Toydemir de ete gelen zamların lokantacı esnafını olumsuz etkilediğini anlattı.

Ete gelen zamlardan sonra kendilerinin de mecburen zam yapmak zorunda kaldıklarını belirten Toydemir, şu açıklamalarda bulundu: "Tam bizim iş yapacağımız dönem, Ramazan ve yaz dönemi. Bir ay sonrasının Ramazan ayı olduğunu düşünürsek bu fırsatçılar ete yine zam yapacaklar. Bu fiyatlarla lokantacı esnafı ne et satın alıp yemek veya döner olarak satabilir, ne de lokanta müşterisi bu fiyatla etli yemek veya döner yiyebilir. İstemeye istemeye zam yapmak zorunda kalıyoruz. Zam yapınca da vatandaş bizi eleştiriyor. Bizim ana maddemiz et. Ete zam gelmediği sürece hiçbir lokanta farklı bir zam tarifesi uygulayamaz. Ama ete zam geldiği zaman, bizim hammaddemiz et olduğu için yemeklere zam yapılarak vatandaşa yansıdığında vatandaş yediği yemeği yarıya düşürüyor. Orta yolun bulunması lazım.  Ete yapılan zam lokantacıları olumsuz yönde etkiliyor, müşteri sayısını düşüyor ve esnafı mağdur ediyor.

'GİRDİ MALİYETLERİNE ACİL MÜDAHALE EDİLMESİ LAZIM'

Biz şu anda hizmet sektörü olarak ülke nüfusunda yaklaşık 12 milyon kişiyi istihdam ediyoruz. KDV dahil oranlarının yüzde 8 oluşu da sektörümüzü olumsuz yönde etkiliyor. Yüzde birle alıyoruz bütün ürünleri, yüzde sekiz ile çıkıyoruz. Bir de buna eleman maliyetleri, etin pahalanması, sebzenin pahalanması eklenince  sorunlar iyice büyüyor. Artık sektörümüz iyice yara almıya başlıyor. Ülkemizde hizmet sektöründe çalışan böylesine büyük bir nüfusun etkilenmemesi için girdi maliyetlerine acil müdahale edilmesi lazım. Maliyetlerin artması sıkıntısının ardında yatan nedenlerin bulunup, halkımızın ve esnafımızın rahatlaması bir şekilde sağlanmalı.

'FIRSATÇI ZİHNİYETİN KOMPLE TEMİZLENMESİ LAZIM'

Çorum'a toz taşınımı uyarısı! Çorum'a toz taşınımı uyarısı!

Örneğin 3 lira eden bir ürünü bizim milletimiz fırsatçılık adı altında 15 liraya satmaya kalkışıyor. Bu fırsatçı zihniyetin komple temizlenmesi lazım. Bunlardan esnafımız ve ülkemizin güzel insanları zarar görüyor. Güzel ülkemizin güzel insanları birbirine zarar vermekten vazgeçmeli artık."

ÇITAK: 'NE YAPACAĞIMIZI ŞAŞIRDIK'

Lokantacılar ve Aşçılar Odası Başkanı ve İkinci Bahar Lokantası sahibi İsmet Çıtak ise artan et fiyatlarından sonra ne yapacaklarını şaşırdıklarını ifade etti.

Yanlış uygulamalar yüzünden kesimlik hayvan kalmadığına dikkat çeken Çıtak, şunları söyledi;

"Tarım ve hayvancılık ülkesi olan ülkemizde kesimlik hayvan yok diyorlar. Bu ülkede et ve süt hayvancılığı yapan işletmeler "zarar ediyoruz" diye inekleri iki yıldır kestirdiler. Anayı kesersen kesimlik danayı bulamazsın. Bir de fırsatçılık eklenirse etin fiyatı kesim 200 lira, kemiksiz ette 300 liraya dayanır. Kasap ne yapsın, lokantacı ne yapsın, kaça alalım kaça satalım şaşırdık kaldık!  2003-2004 yıllarında etin kilosu 5 lira idi, kebap da 5 lira idi. Kemiksiz et 250 lira, kebap 90-100 lira. Vatandaş nasıl yesin? Lokantacı istemez mi 20 kilo döner yerine 50-100 kilo döner satsın. Devletimiz buna bir çare bulmalı. Artık bıçak kemiğe değmedi, kemiği kırdı parçaladı maalesef.  Türkiye'de aile besiciliği bitti. Hayvancılık bitme noktasına geldi. 90'lı yıllarda Çorum'da dış kesimciler vardı, sadece Tahran Köyü'nde beş bin hayvan olurdu. Besi için bir ay sıra verirdi kesimciler. Şimdi dışarıdan hayvan kestirip getiriyor köylü. Şehirlinin efendisi derlerdi şimdi köylüye de efendi lazım.  Afganları getirsinler hayvancılık köyleri kursunlar. Versinler hayvanı yetiştirsin adamlar. Bu kadar teşvik ve destek veriliyor hayvancılığa ama tarıma hiç bir faydası olmuyor. Kimlere veriliyor bu da araştırılmalı.  İthal et de çözüm değil. Avrupa'da da et pahalandı. Önceki yıllarda ilk ithal et geldiğinde 1-2 Euro'ya geliyordu. Şimdi 8-10 Euro. Bir de masraf koy, bir de Euro'nun 20 lira olduğunu hesapla, al sana ithal et. Her yerde her şey pahalı. Daha sebzeyi anlatmıyorum. O hepten felaket. Artık bizim mesleğimizin de sonu geldi. Herhalde şimdi Türkiye'deki kasaplar bir hafta kepenk kapatacakmış. Çözüm mü bilemem. Kasap kapatır büyük marketler kapatmaz. Olan yine kasaba olur."